Dünya çapında birçok kısa film festivali düzenleniyor ve her birinin kendine özgü bir atmosferi, katılımcı kitlesi ve ödül sistemleri bulunuyor. Ancak, bu festivallerin ortak bir özelliği var: Pek çok festivalde ödüller aynı filmlerle sınırlı kalıyor. Bu durum, festivallerin çeşitliliğini kısıtlamakla kalmıyor, aynı zamanda ödüllerin gerçekten ne kadar anlamlı olduğunu sorgulamamıza yol açıyor.
Büyük oranda aynı kişiler tarafından yapılan seçimler, yeni yönetmenlerin ya da özgün senaryoların önünü açmak yerine belli bir kısır döngüyü besliyor. Bu durum yalnızca ödülleri değil, sinemanın geleceğini de etkiliyor. İyi ve nitelikli yapımlar yerine yalnızca ödül almaya odaklı, yalnızca jürinin keyfine ve beğenisine göre filmler yapılmasına neden oluyor.
İzleyici tarafını da unutmamalı. Özgün yapımlar görmek için salonlara gelen izleyiciler, büyük bir hayal kırıklığı yaşıyor, çünkü birbirini tekrar eden, neden seçildiğini anlamlandıramadığı, dahası vasat filmlerle karşılaşıyor.
Aslında filmleri yarıştırmak ne derece doğrudur, bu da tartışmaya açılmalı. Ama diyelim ki, yeni yönetmenleri teşvik etmesi açısından bir ödül verilmesi konusunda hemfikir olduk. Ama bu kez de soru şu: Bir jüri üyesi hangi filmin iyi, hangisinin iyi olmadığına ilişkin kanaati nasıl oluşturacak. Öyle ya, birimizin beğendiğini diğerimiz beğenmeyebiliyor. Ya da kötü diye kenara atılanlar bir süre sonra daha iyi anlaşılıyor. Ya da Oscar’ı anımsayalım, çok beğenilen, çok izlenen, eleştirmenlerden de olumlu değerlendirmeler alan bir film ya da yönetmen ya da oyuncu, başka başka nedenlerden ötürü değerlendirme listesine bile alınmıyor. Bu, onu kötü mü kılıyor? Ödül alan her şey doğru ve güzel mi sayılmalı? Bu soruları da bir not olarak buraya bırakmış olayım. Çünkü festival ödül vererek ya da vermeyerek, belli bir zihniyeti ve bakış açısını egemen kılıyor ve bu da yaratıcılığı, özgünlüğü ve özgürlüğü ortadan kaldırıyor
Oysa festivaller, o dönem boyunca yapılan filmlerin izleyici ile doğrudan ve aracısız biçimde buluşması için var olmalı. Nasılsa bir süre sonra vizyona düşecek filmleri ya da diğer festivallerden ödülle dönen filmleri festivalde göstererek festivalin itibarlı olacağı düşünülüyorsa, bu tam olarak ayağına sıkmaktır. Peki öyleyse neden bu ödül verme ısrarı? Festivaller, sponsor olan şirketlerin kendilerini temize çekme yeri değildir ve olmamalıdır.
Kısa film festivalleri sadece ödül vermeye odaklanmamalı, aynı zamanda sinemaya yeni bir bakış açısı katacak projelerin desteklenmesini sağlamalıdır. Ancak bu şekilde, sinemadaki gerçek yenilik ve cesaretin ödüllendirildiği bir ortam oluşabilir.